Elon Musk açıkladı: Yapay zeka eğitiminde kullanılan gerçek veriler tükendi

Yapay zeka​ dünyasında büyük dil modelleri (LLM) olarak bilinen sistemlerin eğitiminde kullanılan veri kaynakları hızla tükeniyor. ChatGPT gibi sistemlere güç veren bu modeller, şimdiye kadar büyük ölçüde insan yapımı gerçek verilerle eğitildi. Ancak Elon Musk ve sektördeki diğer teknoloji devlerinin açıkladığına göre, artık gerçek dünya verileri tükenmiş durumda ve bu modellerin eğitilmesi için sentetik verilere yönelinmiş durumda.

GERÇEK VERİLER TÜKENDİ, SENTETİK VERİLERE YÖNELİM BAŞLADI

Elon Musk​, yaptığı açıklamalarda, büyük dil modellerinin eğitimi için kullanılan gerçek verilerin geçtiğimiz yıl itibariyle tükenmeye başladığını belirtti. Bu noktada şirketlerin, verilerin büyük çoğunluğuna zaten erişim sağladığını ve bu yüzden yapay zeka modellerini eğitmek için yalnızca sentetik veriler kullanmak zorunda kaldıklarını vurguladı. Bu açıklamalar, sektördeki büyük değişimleri ve gelecekteki zorlukları gözler önüne seriyor.

Musk, gelecekte gerçek verilerin desteklenmesinin tek yolunun, yapay zekaların oluşturduğu sentetik veriler olacağını ifade etti. Sentetik veriler, doğal dünyada var olmayan ancak yapay zeka algoritmaları tarafından üretilen verilerdir. Bu veriler, çoğu zaman gerçek dünyada görülemeyen senaryoları modelleyebilse de, bu durumun bazı riskler taşıdığı da belirtiliyor. Özellikle yanlış içeriklerin üretilmesi ve bilgi hatalarının yayılması, sentetik verilerle ilgili en büyük endişeler arasında yer alıyor.

YAPAY ZEKA DEVLERİ SENTETİK VERİLERE YÖNELİYOR

Microsoft, Meta, OpenAI ve Anthropic gibi büyük teknoloji şirketleri, yapay zeka modellerini eğitmek için şimdiden sentetik veriler kullanmaya başlamış durumda. Yapay zeka araştırmalarına yönelik küresel pazar analistleri tarafından yapılan tahminlere göre, 2024 yılı itibariyle yapay zeka ve analitik projeleri için kullanılan verilerin yüzde 60’ının sentetik olarak üretileceği öngörülüyor.

Microsoft’un yakın zamanda tanıttığı Phi-4 modelinin de, hem gerçek dünya verileri hem de sentetik verilerle eğitildiği belirtiliyor. Bu durum, teknoloji devlerinin nasıl bir dönüşüm içinde olduğunu ve bu tür yeni teknolojilere nasıl yatırım yaptıklarını gözler önüne seriyor.

AGI (YAPAY GENEL ZEKA) KONUSUNDAKİ İLERİYE DÖNÜK BEKLENTİLER

Yapay zeka dünyasında bir başka dikkat çeken açıklama da OpenAI CEO’su Sam Altman’dan geldi. Altman, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, yapay genel zeka (AGI) üzerine önemli bir değerlendirme yaptı. AGI, insan zekasına benzer şekilde, her türlü zihinsel görevi başarıyla yerine getirebilen bir yapay zeka türü olarak tanımlanıyor. Altman, OpenAI’nin AGI konusunda önemli bir aşama kaydettiğini ve bu alandaki ilerlemelerin artık çok daha somut hale geldiğini ifade etti.

AGI’nin, yapay zekanın geleceği açısından en büyük beklentilerden biri olduğuna dikkat çeken Altman, bu alanda önemli yatırımlar yapıldığını vurguladı. Yapay genel zeka, insan gibi düşünme ve karar verme yeteneğine sahip makineler geliştirmeyi amaçlıyor. Bu alandaki gelişmeler, yapay zekanın sadece belirli görevlerde değil, geniş bir yelpazede kullanılmasını mümkün kılacak.

CHATGPT PRO: POPÜLER AMA ŞİRKETİ ZARAR ETTİRİYOR

OpenAI tarafından sunulan ChatGPT Pro abonelik modeli de büyük ilgi gördü. 200 dolarlık ücretle kullanıcıların sınırsız erişim sağladığı bu model, Türkiye’de de oldukça popüler. Ancak Sam Altman, ChatGPT Pro’nun şirket için beklenenden fazla maliyet getirdiğini belirtti.

Kullanıcılar, modelin sunduğu tüm özellikleri beklenenden daha yoğun bir şekilde kullanınca, şirketin hedeflediği gelir artışı sağlanamamış oldu. Bu durum, OpenAI’nin gelecekte abonelik fiyatlarını artırma veya sınırlamalar getirme ihtimalini gündeme getirdi.

Altman, "Fiyatı ben belirledim ve biraz para kazanacağımızı düşündüm, ancak bu hedefimize şu anda ulaşamadık" diyerek, şirketin beklentilerinin henüz karşılanmadığını açıkladı. ChatGPT Pro’nun daha fazla güç ve sınırsız erişim sunduğu dil modeli olan "o1" modeline yapılan ilgi, OpenAI’yi yeni stratejiler belirlemeye zorlayacak gibi görünüyor.