Jeoloji alanında önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. Mehmet Şener, artan depremler sonrası Hasan Dağı ile ilgili endişelere açıklık getirdi. 3.268 metre yüksekliğindeki dağın aktif bir yanardağ olduğunu belirten Şener, şu an için yakın zamanda patlama ihtimali olmadığını belirtse de "Muhtemel patlamaya hazırlıklı olmak gerekiyor" diyerek gaz maskesi gibi hazırlıkların olması konusunda uyardı.
Hasan Dağı, jeolojik açıdan aktif olarak sınıflandırılan bir yanardağ. Çatalhöyük’te bulunan antik duvar resimlerinden yola çıkılarak, bu dağda en son MÖ 6600 yılında bir patlama meydana geldiği belirlenmiş durumda. Ayrıca bölgede halen gaz çıkışlarının ve jeotermal aktivitelerin gözlendiği belirtiliyor.
Hasan Dağı ve çevresindeki sismik hareketlilik ise dikkatle takip ediliyor. Prof. Dr. Şener, 2020 ve 2023 yıllarında Hasan Dağı yakınlarında meydana gelen 5.3 ve 5.1 büyüklüğündeki depremleri hatırlatarak, bu tür sarsıntıların zaman zaman volkanik hareketlilikle ilişkilendirildiğini belirtti. Ancak, Hasan Dağı’nda şu an için böyle bir durumun söz konusu olmadığını ifade etti.
Peki, bir deprem gerçekten bir yanardağın patlamasına yol açabilir mi? Uzmanlara göre bu sorunun cevabı bölgeye ve fay hatlarının durumuna bağlı. Hasan Dağı'nın şu anda büyük bir volkanik tehdit oluşturmadığını belirten Şener, yine de bu tür doğa olaylarına karşı hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. Özellikle yanardağ patlaması sırasında meydana gelebilecek gaz salınımları ve kül bulutları konusunda bölge halkının bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Şener, "Bir patlama olacak gibi hazırlıklı olmalıyız. Volkanik faaliyet olursa hangi önlemleri alacağımızı şimdiden belirlememiz gerekiyor. AFAD ve ilgili kurumlar bu konuda hazırlıklarını sürdürüyor. Ancak yerel halkın da eğitilmesi, özellikle gaz maskesi gibi ekipmanların bulundurulması önemli" diye konuştu.
Türkiye’de şu anda aktif olarak sınıflandırılan 14 yanardağ bulunuyor. Ancak, uzmanlar bilgi kirliliğine karşı uyarıyor. Yanardağlarla ilgili kamuoyunu paniğe sürükleyen asılsız haberlerin arttığını söyleyen Şener, yurttaşların resmi kaynaklara ve bilim insanlarının açıklamalarına güvenmesi gerektiğini belirtti.
Sonuç olarak, Hasan Dağı şu an için büyük bir risk taşımıyor. Ancak, deprem ve volkanik hareketlilik arasındaki bağlantı bilim dünyasında yakından izleniyor. Olası bir patlama durumunda neler yapılması gerektiğini bilmek, büyük felaketlerin önüne geçmek adına kritik önem taşıyor.