James Webb Uzay Teleskobu, evrendeki bir gizemi daha çözdü

James Webb Uzay Teleskobu​ (JWST), evrenin en eski galaksilerinin neredeyse tamamının, içlerinde ortaya çıkan yıldızlardan daha parlak "göz kamaştırıcı gaz bulutlarıyla" dolu olduğunu keşfetti ve bu, uzun yıllardır bilinmeyen bir gizemin daha aydınlatılmasını sağladı.

Büyük Patlama'dan yaklaşık 500 milyon yıl sonra oluştuğu değerlendirilen bazı galaksilerin, "içerdikleri yıldız​ sayısına" göre beklenenden çok daha parlak bir yapıya sahip oldukları düşünülüyor. Bu durum bilim insanlarının galaksilerin oluşumunu yeniden gözden geçirmek istemelerine yol açtı.

GALAKSİLERİN ETKİLEŞİMİ, PARLAKLIĞIN ANA SEBEBİ

Uzaydaki en gelişmiş teleskoplardan James Webb, 12 milyar yıl öncesine ait olduğu bilinen bir galaksi grubunu inceledi. Evrendeki galaksilerin yaklaşık yüzde 90'ının etkileşim halinde olduğu ve bu etkileşimlerin, galaksilerin beklenenden daha parlak olmasına yol açtığını ortaya çıkardı.

Avustralya'daki Curtin Üniversitesi'nden astrofizikçi Anshu Gupta liderliğindeki bir ekip, bu bulguları içeren çalışmalarını The Astrophysical Journal dergisinde yayımlamaya hazırlanıyor.

Anshu Gupta, "Çalışmamız, eski galaksilerin parlaklığının arkasındaki ana nedenin "komşu galaksilerin etkileşimi" olduğunu gösteriyor. Bu etkileşimlerin tetiklediği yıldız oluşumu patlaması, galaksilerin neden beklenenden daha büyük olduğunu da açıklayabilir." dedi.

Araştırmacılar, James Webb Teleskobu'nun üç farklı enstrümanını kullanarak galaksilerin kızılötesi görüntülerini çekti ve ardından spektrumlarını analiz etti. Bu analiz, galaksilerin çevrelerindeki parlak gaz bulutlarının, yakındaki yıldızlardan gelen ışığı yakalayarak daha parlak hale geldiğini ortaya koydu.

Gupta, "Gaz kendi başına ışık yayamaz, ancak genç, büyük yıldızlar gazı uyaracak doğru türde radyasyonu yayıyor. Eski galaksilerde bu tür genç yıldızlar bolca bulunuyor." açıklamasında bulundu.