Şifremi Unuttum

GİRİŞ:
2025-03-27
saat ikonu 08:55
|
GÜNCELLEME:
2025-03-27
saat ikonu 08:55

İnsanlık tarihinin en büyük sorularından biri sanırım; biz kimiz, nereden geldik, nereye gidiyoruz? olabilir. Ancak günümüz insanının kafasını daha çok kurcalayan, terletip uykusuz bırakan asıl konu baş ucumuzda olacak kadar bellidir: Şifrem neydi ya?

Teknolojinin hayatımızı kolaylaştıracağına dair verilen tüm sözlerin arasından sıyrılıp bize en büyük zorluğu yaşatan şey kesinlikle şifrelerdir. Telefonlarımızın kilidini açmak için şifre, bilgisayara girmek için şifre, maillerimize bakmak için şifre... Sosyal medya, banka hesapları, alışveriş siteleri, hatta bazen markette indirim kuponunu kullanabilmek için bile bir şifre gerekiyor. Ve işin kötüsü, güvenlik nedeniyle her platform 'Şifreniz en az sekiz karakter içermeli, bir büyük harf, bir küçük harf, bir rakam ve bir özel karakter bulunmalı' gibi kriterler koyuyor. E haliyle "123456" yazıp geçemiyoruz.

Güvenli bir şifre oluşturmak için en az bir uzaylı dilinden harf, mitolojik bir yaratığın adı ve 1970’lerin bir bilim kurgu filmine referans eklememiz gerekiyor. Ve tabii ki, bunu asla unutmamalıyız. Ama gelin görün ki, insan beyni buna pek uygun değil. Hayatımızda bin tane şey varken, bir de şifreleri akılda tutmaya çalışmak, telefon numarasını ezberlemeye çalıştığımız eski günleri bile özletecek seviyede zorlayıcı.

Şifreleri unuttuğumuzda ne yapıyoruz? Klasik senaryoyu biliyorsunuz: Önce büyük bir özgüvenle 'ben hatırlıyorumdur' diye giriş yapmaya çalışırız. İlk deneme başarısız olur. 'Neyse, büyük ihtimalle yanlış yazdım' diyerek bir daha deneriz. O da olmaz. Hafif bir panik başlar. 'Dur, büyük harfi unutmuş olabilirim' diyerek üçüncü denemeyi yaparız. O da yanlış çıkınca, artık karşımıza şu tehdit gelir: 'Son bir deneme hakkınız kaldı, yanlış girerseniz hesabınız bloke edilecek.' İşte burada derin bir nefes alır, içten içe 'Ben kimim? Ben ne yapıyorum? Şifreyi ne zaman değiştirmiştim?' gibi sorularla varoluşsal bir krize gireriz.

Şifremizi unuttuğumuzu tamamen kabullendiğimizde ise şifremi unuttum seçeneğine tıklayarak kendimizi şansımıza bırakırız. Mail veya SMS ile gelen doğrulama kodlarını kullanarak yeni bir şifre belirleriz ve ne yaparız? Tabii ki az önce unuttuğumuz şifre kadar karmaşık bir şifre daha oluştururuz! Çünkü bir güncelleme yapıyorsak, bunu daha iyi yapmamız lazım değil mi? Kendi kazdığımız kuyuya bir kazma daha vurmuş oluruz.

Bu döngü sonsuza kadar devam eder. Hatta bazılarımız şifrelerini yazıp bir yerlere kaydeder. Ama asıl trajikomik olan şey, bu notları da kaybetmemizdir. Öyle ki, yazdığımız kağıdı bulmak için de başka bir şifreli defteri açmamız gerekir.

Asıl korkutucu olan ise yapay zekânın ve robotların bir gün bize acıyarak bakıp Gerçekten mi? Yine mi şifreni unuttun? diyeceği günler. Düşünün, telefonunuz size şöyle diyor: Yine mi? Beşinci kez sıfırlıyorsun bu hafta. Sana özel bir rehber mi hazırlayayım? İşte o zaman teknolojiye olan güvenimiz yerle bir olacak.

O zamana kadar, önerim şudur: Şifrelerinizi unutmayacağınız bir sistem geliştirin. Ama sakın aynı şifreyi her yerde kullanmayın. Yoksa bir gün bir yerde şifreniz sızdırılırsa, tüm hayatınızın kilidini aynı anda açan anahtar elden gider. Belki de en iyisi, güvenli bir şifre yöneticisi kullanmak ya da eski usul bir deftere yazıp onu iyi saklamak olabilir. Ama defteri kaybederseniz, işte o zaman büyük kriz!

Şifrelerle olan savaşımız hiç bitmeyecek gibi görünüyor. Unutmak insana mahsus, hatırlamak ise bazen imkânsız! Yine de ne olursa olsun, en azından şifremizi unutunca yalnız olmadığımızı bilmek güzel bir teselli.

İnsanın bu unutkanlığı bir gün işimize yarar mı dersiniz?


Eğer bir gün dünya tamamen yapay zekâlar tarafından ele geçirilirse, insanlığın en büyük silahı şifresini hatırlamayan milyonlarca insan olabilir :)