Tgrt Haber

Toprağın ve İnsanlığın Geleceği “Planlı Tarım”

29 Temmuz 2024 08:25 | Güncelleme :29 Temmuz 2024 08:26

İnsanlık, tarih boyunca toprağa olan bağımlılığını ve tarımın hayatımızdaki vazgeçilmez rolünü hiçbir zaman unutmadı. Yüzyıllar boyunca, toprak bizi besledi ve bize barınak sağladı. Ancak, modern çağın getirdiği hızlı değişim ve teknolojik ilerlemeler, bu kadim ilişkiyi yeniden gözden geçirme gerekliliğini de beraberinde getiriyor. Yürürlüğe girecek olan planlı tarım politikası, bu bağlamda önemli bir adım teşkil ediyor. 
Peki, bu yeni düzenleme, toprağın ve insanlığın geleceğinde nasıl bir rol oynayacak?
Bu yeni kanunla planlı tarım dönemi başlayacak. Bu, aslında tek başına tarım adına bir devrim niteliğindedir. Planlı tarım, adından da anlaşılacağı üzere, tarımsal faaliyetlerin daha organize ve verimli bir şekilde yürütülmesini amaçlayan bir sistemdir. Bu sistem, ekim ve hasat dönemlerinin, kullanılacak tohumların, gübrelerin ve diğer tarımsal girdilerin önceden belirlenmesini ve planlanmasını içerir. Böylece, tarımsal üretimdeki belirsizlikler minimize edilir ve kaynaklar daha verimli bir şekilde kullanılır. 

Toprağın fısıltısına kulak veren üretici

Toprağın fısıltısını duyarak ve üretmenin kutsallığını bilerek yeni bir düzen inşa edilecek. Planlı tarımla daha adil, daha müreffeh ve daha yaşanabilir bir dünya imar edilecek. Bundan böyle, bereketli toprakların fısıltısına kulak veren üreticiler, alın terinin karşılığını fazlasıyla alacakları bir yola yönlendirilecek. Artık hangi ürünün daha iyi filiz verip, hangi tohumun fazla meyve vereceği bilinmezlik sarmalından çıkıp, o toprağın dilinden anlayıp, coğrafyanın nabzını tutarak, ekolojinin dengesini gözeterek bir planlama yapılacak. Bu planda su, yaşamın kaynağı olarak merkezde olacak ve her damlası, bereketin kapılarını aralayacak.
Bu sayede, emeğinin karşılığını alan üretici, ürettiği için mutluluk duyacak. Artık alın teri, bereketin bir simgesi olacak. Belki artık üretici, pazarlama derdiyle boğuşmayacak, kimin alıp kimin satacağına kafa yormayacak. Ürettiği ürün, hak ettiği değeri görecek ve sofralara bolluk, kalplere huzur taşınacak.
Bu yeni sistem, üretici ve tüketici arasında bir köprü görevi görecek. Her bir halkası bu köprünün, doğanın dengesine ve insan onuruna saygıyla örülecek. Üretici, emeğinin karşılığını alarak refah ve huzura kavuşacak, tüketici ise sağlıklı ve güvenilir gıdalara erişim imkanı bulacak. 

Tarımda çevresel sürdürülebilirlik

Yeni planlı tarım politikası, çevresel sürdürülebilirliği artırmayı da hedefliyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliği, tarım sektörünü derinden etkiliyor. İklim modelleri, gelecekte daha sık ve şiddetli kuraklıklar, seller ve diğer aşırı hava olaylarının yaşanacağını öngörüyor. Bu nedenle, tarımsal üretimde esneklik ve adaptasyon yeteneği hayati önem taşıyor. Planlı tarım, çiftçilere bu değişen koşullara uyum sağlama ve tarımsal üretimlerini sürdürülebilir kılma imkanı tanıyor.
Bu yeni düzenlemenin en dikkat çekici yönlerinden biri de teknoloji ile olan entegrasyonudur. Dronelar, uydu görüntüleri, sensörler ve yapay zeka destekli analizler, tarımsal faaliyetlerin her aşamasında kullanılacak. Bu sayede, toprak verimliliği, bitki sağlığı ve su kullanımı gibi konularda daha hassas ve doğru veriler elde edilecek. Çiftçiler, bu verileri kullanarak daha bilinçli kararlar alabilecek ve üretimlerini optimize edebilecekler.

Ancak, her yeni düzenleme gibi, planlı tarım da bazı zorlukları beraberinde getiriyor. Özellikle küçük ölçekli çiftçiler, bu yeni sisteme uyum sağlamakta zorluk yaşayabilirler. Teknolojiye erişim ve bu teknolojiyi kullanma becerileri, bazı çiftçiler için bir engel teşkil edebilir. Bu nedenle, eğitim ve destek programlarının hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor.

Özetle, 2025 yılı, tarım sektörü için bir dönüm noktası olacak. Planlı tarım, toprağın verimliliğini artırırken, çevresel sürdürülebilirliği de sağlayarak gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyor. Bu yeni düzenleme, tarımın sadece bir geçim kaynağı değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu da hatırlatıyor. Toprakla olan kadim bağımızı koruyarak, onu daha bilinçli ve sürdürülebilir bir şekilde kullanmak, insanlığın geleceği için atılan en önemli adımlardan biri olacaktır.

Not: 23 Mart 2023'de TBMM'de kabul edilen ve tarımsal üretimi planlamayı düzenleyen 7442 sayılı Kanunun ikincil mevzuatı olan yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra süreç işlemeye başladı.   

https://www.tarimorman.gov.tr/EYDB/Belgeler/QrCodes/7442_SAYILI_KANUN.pdf  

 

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.